Filistin’in İngiltere’deki Misyonunun Başkanı Büyükelçi Hüsam Zomlot, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han’a çağrıda bulunarak, İsrail’in Gazze ve Lübnan’da beyaz fosfor kullanımını araştırmasının “tam zamanı” olduğunu bildirdi.
Zomlot, İngiltere’nin başkenti Londra’da İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin brifing verdi ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Konuşmasının başında İsrail-Filistin çatışmasının ardından Gazze’de yaşanan insani drama dikkati çeken Zomlot, “Şu anda gördüğümüz şey Hamas’a karşı bir savaş değil, Filistin halkına karşı bir savaştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Hüsam Zomlot, sivillerin, altyapının, okulların, sağlık merkezlerinin, evlerin ve pazarların bombalanmasının, Gazze’ye su, gıda, yakıt, elektrik ve ilaç tedarikinin engellenmesinin şimdiden korkunç yıkıma yol açtığını ifade etti.
“UCM Başsavcısı, görevini derhal ve sorumlulukla yerine getirmeli”
AA muhabiri, Zomlot’a, İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Uluslararası Af Örgütü’nün, “İsrail ordusunun Gazze ve Lübnan’da beyaz fosforlu top mermileri kullandığını” doğruladığını hatırlatarak, “İsrail’in bu eylemlerinden dolayı hesap vereceğini düşünüyor musunuz ve bu yönde atılmış herhangi bir adım var mı?” sorusunu yöneltti.
Zomlot, soruya verdiği yanıtta, beyaz fosforun ve orantısız ölümcül bombaların kullanımının “savaş suçu” olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“UCM Başsavcısı Kerim Han’a görevini derhal ve sorumlulukla yerine getirmesi çağrısında bulunabilir miyim? Filistin Devleti Roma Statüsü’ne taraf olmuştur. Aslında yıllar önce UCM’ye işgal altındaki Filistin topraklarında işlenen savaş suçlarını soruşturması için tam yetki vermiştik. Kerim Han’ın ve UCM’nin beyaz fosfor kullanımını araştırmasının ve tüm taraflarca işlenen suçları soruşturmasının tam zamanıdır. Ancak, ABD ve İngiltere dahil uluslararası aktörler UCM’nin işini yapmasını engellemekten vazgeçmelidir. Bu, onun (UCM) işi ve yetkisi. (UCM’nin) Kurulma nedeni de budur. Uluslararası toplum ve Batı, İsrail’in hesap vermesini engellemekten vazgeçmelidir. Sorunuzun çözümü de UCM’dir.”
“1 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldığında, bu insani kriz değil mi?”
Filistinli Temsilci Zomlot, İsrail’in Londra Büyükelçisi Tzipi Hotovely’nin “Gazze’de insani kriz yok” açıklamalarına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, Hotovely’nin açıklamalarına sert tepki gösterdi.
Zomlot, “İsrail Büyükelçisi insani kriz olmadığını söylüyor. 1 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldığında, elektriksiz, gıdasız, ilaçsız kaldığında bu insani kriz değil mi? Roketler, bombalar kelimenin tam anlamıyla kafalarına indiğinde, aileler yok edildiğinde bu insani kriz değil mi?” dedi.
İsrail-Filistin çatışmasının ilk günlerinde medyanın çok yanlış bir dil kullandığına tanıklık etmenin kendisini hayal kırıklığına uğrattığını dile getiren Zomlot, medyanın kullandığı terminolojinin çok önemli olduğunun altını çizdi.
Zomlot, “İsrail en başından beri Filistin halkını Hamas’a bağlamak istedi, sonra da Hamas’ı IŞİD’e… Bu bağlantılar neden? Filistinlilere karşı yürütülen etnik temizlik savaşını meşrulaştırmak için.” diye konuştu.
İsrail-Filistin çatışması
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail’e “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.
Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı’na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırı başlatmıştı.
Gazze’den düzenlenen saldırılarda 299’u asker 1400 İsraillinin öldüğü, 3 bin 968 İsraillinin yaralandığı aktarılmıştı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in saldırılarında Gazze’de 2 bin 778 kişinin öldüğünü, 10 binden fazla kişinin yaralandığını duyurmuştu.
İşgal altındaki Batı Şeria’da da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 61 Filistinlinin öldüğü, yaklaşık 1250 kişinin yaralandığı belirtilmişti.
İsrail’in saldırılarında ayrıca 13 gazeteci yaşamını yitirmişti.
Lübnan’ın güneyindeki İsrail sınırında 8 Ekim’den bu yana Hizbullah ve İsrail ordusu arasında çıkan çatışmalarda ise şu ana kadar 3 sivil ile 4 Hizbullah milisi ve 2 Filistin İslami Cihad Hareketi üyesi öldü.
Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri hayatını kaybetti.